TÜRKİYE-KANADA EĞİTİM İŞBİRLİĞİ

TÜRKİYE-KANADA EĞİTİM İŞBİRLİĞİ

Türkiye ve Kanada arasında Akademik Ortaklıklar ile başlayan ve Türkiye’nin önemli okulları ile Kanada eğitim sistemi arasında birebir bağlar kurmanın ilk adımı olan projeler ISEWorld tecrübesiyle gerçekleşiyor. Türkiye Kanada eğitim işbirliği ile öğrenciler ve yeni gelecek ilişkisini doğru yöneterek başarıyı ve beraberinde uyumlu ilişkileri garantiliyor.

Uluslararası PISA testlerinin sonuncusunda Kanada, matematik, bilim ve okuma alanlarının üçünde ilk ona girerek, Singapur ve Japonya’dan sonra büyük bir başarıyla adından söz ettiriyor. OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) tarafından düzenlenen testlerde Kanada eğitim sisteminde öğrenim gören öğrenciler dünyanın en iyi eğitimli öğrencileri arasında yerlerini aldılar. OECD’nin eğitim direktörü Andreas Schleicher, Kanada’nın  başarısını birleştirici eşitlik üzerinden sağladığının altını çiziyor. Her bir eyaletteki farklı politikalara rağmen okullarda her öğrenciye eşit fırsat tanınmasının başarı konusundaki en büyük itici güç olduğunun göz ardı edilmesi halinde ilerlemekten çok uzak kalınacağını da sözlerine ekleyen Schleicher’in düşüncesi, Kanada eğitim sisteminin kaynağı üzerinde etkili bir saptama yapmış oluyor.

OECD raporuna göre Kanada’lı öğrenciler hem matemetik, hem bilim hem de Okuma becerileri konusunda 72 ülkenin yanı sıra 35 OECD ülkesinin öğrencilerinin ortalamasının da üzerinde performans gösterdiler.

Dolayısıyla bu sürecin nasıl işlediğinin farkına varan ISEWorld bu alanda Türkiye-Kanada eğitim işbirliğine imza atarak, Türk öğrencilerin de bu olanaklardan yararlanmalarına ön ayak oldu. Bu işbirliği eğitimle başlayıp çok daha ileri bir boyutta iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirip güçlendirecek. Bu işbirliğini Türkiye’de tamamen eğitim odaklı uygulayan ve bunu yaparken öğrencilere her konuda destek sağlayan ISEWorld, sadece aracı olarak değil, konunun birebir uygulayıcısı olarak dikkat çekiyor.

Türkiye ve Kanada’nın eğitim aracılığıyla gelişen yeni nesiller aracılığıyla birbirinin kültürünü anlayıp benimsemesi gelecek için umut verici bir başlangıç. İlişkilerin sosyo-ekonomik ya da politik olmaktan çıkıp en temel düzeyde etkileşimle mümkün olduğu inkar edilemez bir gerçek.